Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Mayıs, 2018 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

DATA

' 'Herşey bir tekillikte gerçekleşir'' Özne,algıladığı dünya ile birlikte bir tekilliğin içindedir . Tekillik sıfır hacim,sonsuz yoğunluk olarak tanımlanabileceği gibi tüm olasılıkların toplamı olarakta düşünülebilir.Tıpkı bilincimizinde içinde bulunduğu bu varoluş hali gibi.Bizim var olarak kabul ettiğimiz herşey aslında ''varoluş'' olarak kabul ettiğimiz bu tekillikten başka birşey değildir. Bilgi ile tekilliği bir arada düşündüğümüzde bilgininde bu tekilliğin içinde ortaya çıktığını bu tekilliğin dışındaki dış dünyanın bilinç için imkansız olduğu görülür.Bu nedenle data/veri gerçekleşen ve gerçekleşme potansiyeli taşıyan herşeyin bu tekillik dairesinin içinde bulunduğu gerçeği düşünülerek değerlendirilmeli ve anlamlandırılmalıdır. Karşınızda yemyeşil bir ağaç olduğunu düşünün,binlerce yaprak yüzlerce dal kalın bir gövde.Bu ağaç sizce kaç parçadan oluşur.Maddenin atomlardan oluştuğunu biliyoruz.Ağacında bu atomların trilyonlarcasının bi

BİLGİ

Töz;mutlak gerçeklik yada daha doğru bir tanımla ''mutlak gerçeklik ideali''     Bilgi,özne(ben) ile suje(benim dışımdaki herşey) arasındaki etkileşim olarak tanımlanır.Bu etkileşime bilgi aktı adı verilir.(Etkileşim enerjinin akışı sonucu maddede gerçekleşen değişimler olarak ortaya çıkar)Öznenin algı sınırı içinde gerçekleşen şeyler varoluşu meydana getirir,öznenin algı sınırı dışında bir ''gerçeklikten'' bahsedilemez. Anlamın Sınırı İşte Wittgenstein'in bahsettiği üzerine konuşulmaması gereken şeyler bu algı sınırının ötesinde bulunur.Ancak bu algı sınırı insanın sahip olduğu fiziksel sınırlar yanında bilişsel özellikleri ile de belirlenir.Matematik tam burada bu algı sınırını fiziksel sınırlandırmaların ötesine taşır.Akademianın kapısında ''geometri bilmeyen giremez'' belki tam da bu sebepten dolayı yazılmıştır.Bugün dünyanın yuvarlak olduğunu hepimiz, yani büyük bir bölümümüz biliyoruz.Ben öznesi ile dünya sujesi a